Fotoğrafta Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yaklaşan muhalefet liderleri, eleştiriden uzak, gülümseyerek poz veriyordu. Toplum bunu teslimiyet ve alternatifsizlik olarak okudu.
O kare bir fotoğraftan öteydi; halkın gözünde siyasete duyulan güvenin çöktüğü andı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanına giden muhalefet liderlerinin verdiği poz, kahvelerde ve sokakta tek bir cümleyle yankılandı:
"Bunlara artık güven olmaz."
Muhalefetin tavrı, millet gözünde teslimiyetin simgesi olarak algılandı. İktidarı eleştirmek yerine onun yanında poz vermek, muhalefeti alternatif olmaktan çıkardı. Bu duruş, yurttaşta şu duyguyu pekiştirdi:
"Bizi temsil edecek bir güç kalmadı."
Gençler, işçiler, memurlar ve emekliler tek bir bakışta birleşti:
"Bizim için kim ayağa kalkacak, kim haklarımızı savunacak?"
Ekonomi zor, tencereler boş, faturalar kabarık, işsizlik ve yoksulluk artıyor. Vatandaş bunun farkında. 23 yıllık iktidarın yarattığı sorunlar ortada ve muhalefetin bu karedeki tavrı, toplumsal hayal kırıklığını daha da derinleştirdi. Yurttaş artık bir çıkış arıyor, bir umut bekliyor; ama ne iktidarda ne muhalefette bunu bulabiliyor.
O kare, kısa vadede güç gösterisi gibi görünse de, halk bunu güvensizliğin ve çaresizliğin simgesi olarak okudu. Muhalefet farkında olmayabilir: aynı karede durmak, AK Parti'nin hatalarının etkilerini paylaşmak gibi algılanabiliyordu.
Vatandaşın zihninde tek soru vardı:
"Hepsi aynı karede, ama bizim çaremiz yok mu?"
O kare artık sadece bir fotoğraf değil; halkın öfkesinin, hayal kırıklığının ve çözüm arayışının aynasıydı. Vatandaş net bir şekilde görüyor:
"Bizim için kim bir şey yapacak?"
"Muhalefet ayağına gitti, iktidar kazandı sandı; ama yurttaş şunu gördü: Hepsi aynı karede, biz yokuz. Artık çıkış yolu arıyoruz."
Çetin Ay
BWA BAŞKANI
